Yıldız Holding, geçen hafta Özen Grup bünyesindeki 119 Onurex’i 33 milyon liraya bünyesine kattı. Bu satışı gerçekleştiren Onur Grup’un hikâyesi Ağrı Patnos’ta 32 metrekarelik bir bakkal dükkânıyla başlıyor.

GEÇTİĞİMİZ hafta perakende sektörü yeni bir satın alma haberi ile hareketlendi. Masanın bir tarafında Ülker, diğer tarafında, Ağrılı Özen Ailesi yer aldı. Perde arkasını ve marketçilikteki deneyimlerini ise Özen Grup CEO’su Cemal Özen anlattı.
Ülker’i de bünyesinde bulunduran Yıldız Holding, Şok ve DiaSA’dan sonra Özen Grup bünyesindeki 119 mağazayı 33 milyon liraya bünyesine kattı. Son operasyonla Ülker’in indirimli market sayısı 2 bin 550’yi aştı. Onurex’lerin satışıyla da Özen Grup, 2007 yılında girdiği indirimli market piyasasından çekilmiş oldu. Grup, bünyesindeki 58 Onur Market ile yoluna devam ediyor.

32 METREKAREDEN ÇIKTI

Şimdilerde bünyesinde 2 bin 400 kadar kişi çalışan Onur’un başlangıç hikâyesinde ise 32 metrekarelik bir bakkal dükkânı yer alıyor. 1979’da Ağrı Patnos’ta açılan dükkânı Özen Ailesi’nin üç erkek çocuğu idare etmeye çalışır. “Özen Market” adı verilen dükkân ilçenin en işlek marketlerinden biri olur. 1980’lerin ortasına gelindiğinde Özen Kardeşler yeni işlere yönelir. Ailenin en küçük çocuğu olmasına karşın işlerin başındaki isim olan Cemal Özen (44) anlatıyor: “1986’da İstanbul’a gelip-gitmeye başladım. Tekstil piyasasında satın aldığım giyim ürünlerini Patnos’a götürüp mağazada satmaya başladık. 90’ların başında ise yeni bir alana yöneldim. Özen Pazarlama adı altında tüp satmaya başladık. Zamanla başka ürünler de dükkâna koyduk.”

İLK MARKET 1997’DE

1990’ların ortasına gelindiğinde ise Özen Ailesi de “Taşı toprağı altın” olarak anılan İstanbul’a göç etme kararı alır. Ailenin bildiği en iyi iş olan marketçiliğe devam edilir. Levent Sanayi Mahallesi’nde ilk Onur Market 1997’de açılır. İki yıl sonra Bakırköy Yeşilyurt’a açılan ikinci mağaza ise Onur Marketleri için dönüm noktası olur. Cemal Özen, ilk başlarda zorluk yaşasalar da, bu sürecin kendileri için öğretici olduğunu, marketçilik açısından ciddi dersler çıkardıklarını anlatıyor. Türkiye’nin krizli yılları olan 2000’lerin başı, Onur Market’leri için de büyüme sürecine denk gelir. Cemal Özen bu durumu “Enflasyonun yüksek olduğu dönemlerde iyi para kazandık” sözleriyle ifade ediyor.

GÖRÜŞMELER 40 GÜN SÜRDÜ

Ülker’den önce BİM’in kurucularından Aziz Zapsu ile görüşmelerinin olduğunu aktaran Cemal Özen “Bu görüşmeden sonuç çıkmadı. Ülker ile 40 gün kadar önce görüşmeye başladık. Biz zaten, bir yandan Ülker’in müşterisiyiz. Dolayısı ile ticaretimiz var, temasımız güçlü. Biz Onurex olarak denetim raporumuzu hazırlatmıştık. Görüşmelerde Ülker ailesinden kimse yer almadı. 2-3 aya kadar resmi süreç tamamlanır” şeklinde konuştu.

Parayı büyümek için kullanacak

CEMAL Özen, marketçilik dışında bir iş yapmayı düşünmediklerini ifade ederek, elde edecekleri sermayeyi Onur Marketleri’ni geliştirmek için değerlendireceklerini kaydetti. Özen, bu süreçte 25-30 şubesi olan orta ölçekli bir market zinciri de almak istediklerini aktardı. Bu konuda ciddi arayışlarının olduğunu kaydetti. Marketlerini ‘kümeleme’ modeli ile açtıklarını, belli bir bölgede yoğunlaştıktan sonra başka bölgelere geçtiklerine işaret eden Özen önem verdikleri bir stratejilerini ise şöyle anlatıyor: “Bugüne kadar 58 Onur, 119 da Onuerx şubesi açtık. Açtığımız, tabelamızı astığımız tek bir şubeyi kapatmadık. Örneğin ilk marketimizi 1997’de açtık o şube halen duruyor.” Cemal Özen, 58 Onur Market’in 2012 sonu cirosunun ise 420 milyon TL olduğunu söyledi.

ANTALYA turizminin can damarını oluşturan deniz- güneş- kum üçlemesi alarm vermeye başladı. Her yıl milyonlarca kişinin tatil yaptığı Antalya sahillerinin, yok olma tehlikesi ile karşı karşıya bulunduğu belirtildi.

Kemer Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği’nin (KETOB) kıyılarda yaptırdığı araştırma, bir tehlikeyi gözler önüne serdi. Harita mühendisi İbrahim Orkun Karataş’ın ekibiyle Kemer’de yaptırdığı araştırmaya göre, ilçe merkezindeki kıyıda, 1989 yılına kadar iskele niteliğinde hiçbir yapı bulunmadığı belirtildi. 1989 ve 2002 yılları arasında kıyıya yapılan 7 sabit iskelenin 10 yıllık periyotta kum tutucu görevi yaptığı, bu sayede sahil şeridinin ortalama 9 metre genişlediği vurgulandı. 2002 yılı Şubat ayında uygulamaya konulan Kemer Sahil Projesi kapsamında mevcut iskelelerden 5’inin kaldırıldığının yer verildiği raporda, kum tutucu özelliği olan sabit iskelelerin kaldırılması sonucu kumsalda 10 metre daralma olduğu belirtildi.

PLAJDA YÜRÜMEK DAHİ ZOR

KETOB Başkanı Tayyar Gül, Kemer ilçe merkezindeki sahilde denizin oluşturduğu aşınmadan dolayı plajların küçüldüğünü, eskiden 5 sıra şezlongun konulabildiği plajlara şimdi 2 sıranın zor sığdığını söyledi. Kıyı şeridindeki daralmadan dolayı yürüyüş yapmanın bile zorlaştığını belirten Gül, “Sahilde daha önce çekilen fotoğraflar kıyıda meydana gelen daralmayı açıkça göz önüne seriyor. Denizdeki bir iskelenin ilk 3 ayağının daha önce kumsalda olduğu, şimdi ise aşınmadan dolayı suyun içinde kaldığı görülüyor” dedi.

İSKELELER KALKTI, PLAJ 10 METRE DARALDI

Harita mühendisi İbrahim Orkun Karataş ise, yaklaşık 150 metrelik sahil şeridinde yapılan ’Deformasyon ve erozyon incelemesi’ sonucu, plajda yaklaşık 10 metre daralma olduğunun tespit edildiğini kaydetti. İnceleme yapılan bölgede Nisan 1989’a kadar iskele niteliğinde hiçbir kıyı yapısı bulunmadığını işaret eden Karataş, şöyle dedi:

“Şubat 2002 öncesi 7 sabit iskele bulunuyor. 7 sabit iskele 1989’dan 2002’ye kadar kum tutucu görevi yapmış. Sahil şeridinin ortalama 9 metre genişlemesini sağlamış. Yani doğal bir dolgu yapılmasını sağlamış. Kemer Sahil Projesi’nin Şubat 2002’de uygulanmaya başlanmasıyla 5 iskele kaldırılmış. Sadece 2 sabit iskele kalmış. Şubat 2013’te yapılan ölçümler neticesinde kıyının tekrar 10 metre civarında daraldığı tespit edildi. Bu veriler neticesinde ortaya çıkan sonuç, Kemer’in sahil şeridinde doğal yapıyı bozmayacak, aynı zamanda insanların denizden istifade ederken onları tehlikeye atmayacak deniz yapılarına ihtiyaç olduğu. Aksi takdirde kıyı daralması devam edecek ve insanların denizden faydalanması daha da güçleşecek.”

ALARA ÇAYI OKURCALAR PLAJI’NI ERİTTİ

Antalya’nın Manavgat ve Alanya ilçe sınırını belirleyen Alara Çayı’nın batı yakasında yapılan seddenin ise, suyun doğuya doğru akmasına yol açtığı belirlendi. Buna bağlı olarak çayın doğusundaki kumsalda yaklaşık 20 metre daralma olduğu ifade edildi.

Alara Turizm Yatırımcıları Derneği (ALTUYAB) Müdürü İbrahim Baytekin, Alara Çayı’nın denize akış yönünün Manavgat’tan Alanya’ya yönelmesinin Okurcalar Beldesi’ndeki plaja zarar verdiğini öne sürdü. DSİ Bölge Müdürlüğü’nde bu konuda otelcilerle birlikte toplantı düzenlendiğini belirten Baytekin, şöyle devam etti:

“DSİ kontrolünde koruyucu önlemler alınmasına karar verildi. Daha önce mahkeme kararıyla Manavgat tarafındaki seddeyi kaldırttık. Alara Çayı’ndaki iyileştirme çalışmaları iki tarafa da zarar vermeyecek şekilde düzenlenecek. 2014 yılında DSİ’nin Alara Çayı Taşkın Koruma Projesi olacak. Bu sayede çayın iki tarafında da plaj doğal halini alacak.” Daha önce 30-40 metre olan kumsalın şu anda 15-20 metreye kadar düştüğünü dile getiren Baytekin, “Bölgemizdeki 5 yıldızlı otellerin plaja şezlong koyacak alanı azaldı. Sadece kumsalımız daralmadı. Çayın soğuk suyu Okurcalar tarafına döküldüğü için denize girenleri de etkiledi. Çayın dağlardan getirdiği kirlilik de cabası” diye konuştu.

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, yılın ilk 6 ayında bütçenin 3.1 milyar lira fazla verdiğini açıkladı…

Ayrıntılar geliyor…

1966 yılından bu yana 40 milyondan fazla satışla dünyada en çok ilgi gören model Toyota Corolla’nın Türkiye’de üretilen 11’inci nesli yollara çıkıyor.

Bu hafta satışa başlanacak araç üç motor versiyonu ve 45 bin 400 liradan başlayan fiyatları ile tüketicilere sunulacak. Yedi yıl aradan sonra üretimi yeniden Türkiye’ye dönen Toyota Corolla için düzenlenen basın lansmanında konuşan Toyota Türkiye Pazarlama ve Satış A.Ş. CEO’su Ali Haydar Bozkurt, yıl sonuna kadar 13 bin-13 bin 500 adetlik satış hedeflediklerini açıkladı.

25 BİN ADET SATACAK

2014 yılı için de Corolla satış hedefini 25 bin olarak belirlediklerini anlatan Bozkurt, “Aracın sadece tasarımına bakarak yaklaşık 1000 kişi sipariş listesine ismini yazdırdı. Bu yıl toplamda 40 bini geçip iki yıl önceki rekoru kırmayı, önümüzdeki yıl da 50 adete ulaşmayı planlıyoruz” dedi. Aracın segmentinde bazı dengeleri değiştirmek için hazırlandığına işaret eden Bozkurt, yeni özellikleriyle D segmentine yakın bir aracın ortaya çıktığını vurguladı.

KURU SÜBVANSE ETTİK

“Geçmiş 10 nesilde ‘keşke şunlar da olsaydı’ denilen tüm özellikler bu yeni nesilde dikkate alındı” diyen Bozkurt, Yeni Corolla’nın fiyatının donanım ve motor seçeneklerine göre 70 bin liraya kadar çıkabildiğini söyledi. Son 1 ayda kurlarda ciddi artışlar yaşandığına işaret eden Bozkurt, “Lansman fiyatlarının rekabetçi olabilmesi için fiyatları biraz da sübvanse ettik ve bu seviyelerde tutmayı başardık” dedi.

3 farklı motor

YENİ Corolla biri dizel üç motor versiyonu ile satışa çıkacak. 6 ileri manuel şanzımanlı 1.33 lt benzinli versiyonunda 100 km’de ortalama yakıt tüketimi 5,6 litre olarak gerçekleşiyor. Otomatik vites seçeneği ile de sunulan 1.6 litre benzinli versiyonda CVT şanzımanlı otomatik modelin yakıt tüketimi önceki versiyona göre yüzde 27 azaltılarak 100 km’de 5.6 litreye düşürüldü. 1.4 litrelik dizel motor ise 4.1 litrelik bir ortalama yakıt tüketimine sahip. Öceki nesile göre 80 mm daha uzun olan yeni model, 15 mm daha geniş ve tavan yüksekliği 5 mm daha alçak.

DİĞER OTOYAŞAM HABERLERİ

İşte İzmitli ‘Ayten’

Tüm dünyaya ‘yağ’ yapacak

Bakırköy ve Ankara Cumhuriyet Başsavcılıkları, eşcinsellere sapkınlar diyen gazete haberini düşünce özgürlüğü saydı. İki savcılığın kararına da itiraz edildi. Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı itirazı kabul etti. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı ise reddetti. Kaos GL Derneği’nin kurucularından Ali Erol, iki mahkemeden çıkan farklı kararlar için, “Türkiye’deki yargı bir gel-git yaşıyor eşcinseller söz konusu olduğunda” yorumunu yaptı.

Yeni Akit Gazetesi, okullarda eşcinsellere yönelik ayrımcılığı önlemek için okullarda broşür dağıtılmasını, 23 Ekim 2012’de, “Sapkınlar okullara sızıyor” başlığıyla haber yaptı. Kaos GL Derneği Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı ve Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na Yeni Akit Gazetesi hakkında suç duyurusunda bulundu. Her iki savcılık da başvuruyu, “düşünce özgürlüğü” diyerek reddetti. Dernek savcılık kararlarına itiraz etti. Bakırköy Ağır Ceza Mahkemesi, eşcinsellerin sapkın olarak nitelendirilmesinin düşünce özgürlüğüne girmeyeceğine karar verdi. Dosya yeniden savcılığa gönderildi. Ankara Ağır Ceza Mahkemesi ise itirazı reddetti. Kaos GL Derneği’nin kurucularından Ali Erol şunları söyledi:

Yargıtay da benzer bir karar vermişti. Sürekli haber altında LGBT toplumuna yönelik nefret söylemi üreten gazetenin yaklaşımını, eşcinselleri dönme ve sapık olarak söylemesinin kabul edilemeyeceğini, bunun da suç olduğunu kaydetmişti. Aslında Türkiye’deki yargı bir gel-git yaşıyor eşcinseller söz konusu olduğunda. LGBT realitesi yasal olarak tanınmadığı için yorum farkları ortaya çıkıyor. Aynı konuda bir mahkeme diğer mahkemeden farklı kararlar verebiliyor. Bırakalım nefret söylemini ve hakaretini doğrudan yaşam hakkına saldırılarda bile mahkemeler arasında farklılıklar görülebiliyor.

LGBT realitesi tanınsın ve yasal bir güvenceye bağlansın talebimiz, bütün bu kararlarla birlikte yeniden gündeme geliyor.

BURSA’nın Gemlik İlçesi’nin Küçük Kumla Mahallesi’ndeki Sahil Camii’nin imamı Azem Düzcan, Ramazanın ilk günü ezanı 4 dakika erken okudu. Bu hatası için özür dileyen Azem Düzcan, “Saatime bakarak ezanı okudum. Sonra top patladı, erken okuduğunu anladım. Ancak yapacak bir şey kalmamıştı” dedi.
Ramazanın ilk oruç kazası, Gemlik İlçesi’ne 8 kilometre uzaklıktaki, daha önce belde olan Güney Marmara’nın en büyük tatil merkezi Küçük Kumla Mahallesi’nde oldu. Ramazanın ilk günü Sahil Camii’nden yükselen ezan sesiyle orucunu açan nüfusu yaz aylarında 60 bine ulaşan tatil beldesindeki vatandaşlar, 4 dakika sonra sahilden gelen top ve diğer camilerden yükselen ezan sesiyle şoke oldu.

İftardan sonra camiye giden vatandaşlar, imamın erken okuduğunu öğrenince kızgınlıklarını dile getirdi. İmam Azem Düzcan da herkesten özür diledi.

’ERKEN OKUDUĞUMU FARK ETTİM, ANCAK YAPACAK BİR ŞEY KALMAMIŞTI’

Sahil Camii imamı Azem Düzcan, gün boyu erken saatlerden itibaren camide görev yaptığını çocuklara Kuran-ı Kerim dersi verdiğini ve ardından mukabele okuduklarını ve yorgun düştüğünü söyledi. İftar saatine kadar çalıştığını ve yorgun düştüğünü kaydeden imam Azem Düzcan, “İftar vakti camide oturup ezan saatini bekledim. Sonra kendi saatime bakarak ezanı okudum. Ezanı okuduktan sonra top patladı. Erken okuduğumu anladım. Ancak yapacak bir şey yoktu. Orucunu erken açanlardan özür diliyorum. Bir günlük kaza orucu tutması gerekir. 60 günlük kefarete gerek yok” dedi.

MECLİS Genel Kurulu’nda iki gün önce Türkiye Mimar ve Mühendis Odaları Birliği’ne (TMMOB) yönelik sürpriz düzenlemenin ardından köklü bir değişiklik de Dışişleri Bakanlığı’yla ilgili yapıldı.

Daha önce hükümetin Meclis’e gönderdiği tasarıda yer alan, ancak Dışişleri’ndeki rahatsızlık üzerine komisyonda çıkarılan düzenleme, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun ısrarı üzerine yeni bir önergeyle Torba Teklife alındı. Dışişleri Bakanlığı’nda müsteşar, müsteşar yardımcısı, genel müdürlükler gibi üst düzey diplomatik görevlendirmelerde bu dönem sona erdirildi. Teklife eklenen hükme göre, Dışişleri mensupları dışından “büyükelçi” olarak atanan kişiler, Dışişleri Bakanlığı’nda tüm üst düzey görevlere atanabilecek. Mevcut yasaya göre ise bu görevlere ancak meslek mensubu büyükelçiler arasından atama yapılabiliyor.

SONRADAN DİPLOMAT

Teklif yasalaştığında Dışişleri Bakanlığı meslek mensupları dışından büyükelçi ve daimi temsilci olarak atananlar, merkeze döndüklerinde meslek mensubu olanlarla aynı haklara sahip olarak çalışmaya devam edebilecekler. Bu bürokratlar, büyükelçi unvanını kullanmaya devam edecekler ve bakanlıkta yönetici kadrolarına atanma dahil daimi temsilciliğe atanan diplomatlarla aynı statüde olacaklar.

Seviye Belirleme Sınavı (SBS) sonuçları bu gece yarısı açıklandı.

Sonuçlar Milli Eğitim Bakanlığı internet sitesinden öğrencilere duyuruldu. Öğrenciler, gece yarısı 00.01’den itibaren meb.gov.tr ve http://oges.meb.gov.tr internet adresinde sınav sonuçlarını öğrenebilecek.

SBS sonuçlarına göre 16 öğrenci, 500′er tam puan alarak birinciliği paylaştı. Özel Şehzade Mehmet Ortaokulu’ndan Zehra Betül Şen, Özel Çağfen Ortaokul’ndan Eylül Tiftikçi, Özel Çağdaş Ortaokulu’ndan Eda Ertav, Özel Cevizlibağ Doğa Ortaokulu’ndan İrem Tellioğlu, Özel Meram Diltaş Ortaokulu’ndan Emir Hıfsı Öztaprak, Özel Oğuzkaan Ortaokulu’ndan Çağlan Turgut, Özel Diyarbakır Bahçeşehir Ortaokulu’ndan Tarık Berdan Köroğlu, Özel Bilfen Çamlıca Ortaokulu’ndan Arda Tibet Kaya, Özel Cevizlibağ Doğa Ortaokulu’ndan Büşra Erol, Özel Yıldırım İzmirlioğlu Ortaokulu’ndan İhsan Uyan, Tavşanlı Özel Yıldız Ortaokulu’ndan Mustafa Yılmaz, Özel Bilfen Çamlıca Ortaokulu’ndan Bora Demiral, Özel Bilfen Çamlıca Ortaokulu’ndan Gökhan Yavuz Bayram, Özel Bilfen Çamlıca Ortaokulu’ndan Ayşe Esin Gezer, Vakıfbank İlkokulu’ndan Lara Özden, Özel Gaziantep Koleji Vakfı Ortaokulu’ndan Burak Kaan Başar birinci oldu.